Sosyal Hizmet Bölümü Makale Koleksiyonu
Bu koleksiyon için kalıcı URI
Güncel Gönderiler
Öğe Kadın yoksulluğu üzerine nitel bir araştırma(Sosyal Politika ve Sosyal Hizmet Çalışmaları Dergisi, 2023) Genç, Beyza Nur; Aluç, Selin Sude; Ergül, Şevval; Nalbantoğlu, İsmailSosyal bir sorun olarak yoksulluk, sadece maddi imkanların yetersizliği değil aynı zamanda toplumdaki kaynaklara erişimdeki adaletsizliği tanımlayan ve farklı boyutları olan geniş ölçekli bir olgudur. Toplumumuzdaki özel gereksinimli gruplar arasında yer alan kadınlar, yoksulluk olgusuyla sıklıkla karşı karşıya kalmaktadır. Bu araştırmanın temel amacı, kadın yoksulluğunun çok boyutlu yapısını nitel perspektiften faydalanarak anlamaya çalışmaktır. Bu araştırmada, sosyal yardım talebinde bulunan 17 kadın katılımcı ile yarı yapılandırılmış form aracılığıyla derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler betimsel analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Bulgular düşük ücretlerin, toplumsal cinsiyet rollerinin, sağlık sorunlarının ve eğitim eksikliğinin kadınların istihdama katılımını engelleyen nedenler arasında yer aldığını göstermektedir. Bununla birlikte maddi imkanların yetersizliği, cinsiyet ayrımcılığı, erken yaşta ve zorla evlendirilme ve terör olayları kız çocuklarının erken yaşta eğitimden kopmasına neden olmaktadır. Yoksul kadınların sağlık hizmetlerine erişimde sorunlar yaşadığı, beslenme ve barınma koşullarının yetersiz olduğu ve sosyal yaşantılarının yoksulluk nedeniyle daraldığı tespit edilmiştir. Kadınlar, çocuklarının geleceği için yaşam mücadelesine devam ederken ekonominin iyileşmesini beklemekte ve sosyal yardımların hak temelli yapılmasını talep etmektedir. Sonuç olarak, kadın yoksulluğuyla mücadelede yoksulluğun ekonomik boyutunun yanı sıra kültürel ve politik boyutunu da içeren girişimlere gereksinim duyulmaktadır.Öğe Madde bağımlılarının ve ailelerinin bağımlılıkla mücadele deneyimlerinin incelenmesi(Galenos Yayınevi, 2023) Nalbantoğlu, İsmail; Tuncay, TarıkAmaç: Bu araştırmanın amacı, madde bağımlılarının ve aile üyelerinin bağımlılık sürecine ilişkin deneyimlerini ortaya çıkararak bağımlılık sürecini kapsamlı bir şekilde anlamaya çalışmaktır. Yöntem: Nitel araştırma yöntemi ile gerçekleştirilen bu çalışmada betimsel analiz kullanılmıştır. Bu kapsamda 9 iyileşmekte olan bağımlı ve 4 bağımlı yakını olmak üzere toplamda 13 katılımcı ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Araştırmada, sosyal çevre ve arkadaş etkisinin, mevcut sorunların, travmatik yaşantıların, anlam arayışının ve aile içi sorunların madde kullanımına neden olan faktörler arasında olduğu, bununla birlikte bağımlı bireylerin sosyal, fiziksel ve yasal sorunlarla karşı karşıya kaldıkları ortaya çıkmıştır. Yakınlarının madde kullandığını öğrenen aile üyelerinin hayal kırıklığı ve üzüntü yaşadıkları görülürken tedavi girişimleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmadıkları tespit edilmiştir. Sonuç: Bağımlılık tedavisinin hem bağımlıyı hem de aileyi içerecek şekilde gerçekleştirilmesinin tedavi etkililiğini arttıracağı ve iyileşme sürecini olumlu yönde destekleyeceği düşünülmektedir. Bağımlı ailelerinin tedavi sürecine aktif katılımları üzerine yapılacak çalışmalara gereksinim duyulmaktadır.Öğe Suriye’nin “öteki” sığınmacıları: domların yaşam deneyimleri(dergipark, 2022) Arslankoç, Sinem; Salduz Doruk,Çağla; Kul Parlak , Nurgün; İsmail,NalbantoğluGöç ettikleri ev sahibi ülkelerde “öteki” olarak görülen sığınmacıların yaşadıkları ayrımcılığı ve sosyal dışlanmayı inceleyen çok geniş bir literatür mevcuttur. Ancak literatür genellikle sığınmacıları içindeki alt grupların uğradıkları ayrımcılığı etnik temelde değerlendirmemektedir. Çalışma, Suriyeli sığınmacılar içinde marjinal bir topluluk olan Domlar’ın, diğer bir “öteki” olarak uğradıkları ayrımcılık nedeniyle derin bir eşitsizlikle karşı karşıya bırakıldıklarını iddia etmektedir. Bu bağlamda, Suriye iç savaşından kaçarak Türkiye'ye sığınan ve Dom kültürüne sahip olan yetişkin bireylerin yaşam zorluklarını, ayrımcılığa ve dışlanmaya maruz kalma şekillerini ve sahip oldukları diğer sorunları tespit etmek amacıyla nitel araştırma yöntemi ile İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde ikamet eden 12 yetişkin Dom bireyle yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler, katılımcıların yoksullukla birlikte gıda, beslenme, hijyen, istihdam, eğitim, dil ve iletişim sorunlarıyla birlikte sıklıkla ayrımcılığa ve dışlanmaya maruz kaldıklarını göstermektedir.Öğe Physically disabled adults in Turkey during the COVID-19 outbreak: a phenomenological research on the experiences of people with spinal cord injury(DergiPark, 2021) Urhan, Gülcan; Fedai Kayın, İnci; Nalbantoğlu, İsmailThis study aims to explore the main problems that individuals with SCI encounter in daily life during the COVID-19 outbreak in Turkey based on their own experiences. A field study in phenomenological research design is planned for this purpose. In this article, in accordance with the themes determined for the research, the experiences of 19 adult individuals with SCI and 4 caregivers living in Istanbul are conveyed. The key findings were evaluated with thematic analysis within the framework of the main problematic of "The main problems that individuals with SCI face in daily life during the COVID-19 pandemic". The main themes of the research are determined as impact COVID-19 on daily life, access to health, rehabilitation and social services, and their participation in social life. When the findings obtained from the research are evaluated, the most significant problems that the participants encountered during the COVID-19 pandemic are found as: 1. Stress, fear, and anxiety about infection and transmission of the virus, 2. Deprivation from proper care and treatment for their secondary health conditions, 3. Economic difficulties caused by unemployment, loss of income and increasing costs, 4. Difficulties because of the interruption of rehabilitation and care services, 5. Changes in daily routine such as eating and sleeping patterns, leisure activities; communicational and psychological problems, 6. Difficulties in following current information about public health. The COVID pandemic has deepened the problems people with SCI that they encounter in social life and about social support, and increased their dependence on someone. Considering that the epidemic continue and can occur again, there is a need for new multidisciplinary studies on the social services and social support models that can be applied in the pandemic for people with SCI and their families.Öğe COVID-19 pandemi sürecinde sosyal politika ve yerel yönetimler: İstanbul ilçe belediyeleri örneği(2021) Urhan, Gülcan; Arslankoç, SinemÖz: Aralık 2019'da ortaya çıkan COVID-19 salgını ve yarattığı sosyal sorunlar hem ulus devletlerin sosyal politika düzenlemelerini hem de yerel yönetimlerin aktif rolünü etkiledi. Günümüzde belediyeler, refah sağlayan ve ortak ihtiyaçları karşılayan yerel refah sistemindeki en önemli aktörler olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada, İstanbul metropol kent düzeyinde, yerel düzeyde küresel bir salgına nasıl yanıt verilebileceğini ele alarak potansiyelleri, kapasiteleri, mücadele alanlarını ve fırsatları ortaya çıkarmak amacıyla doküman inceleme yöntemiyle belediyelerin sosyal politika alanında sunduğu hizmetler refah devleti ve yerel refah perspektifinden değerlendirilmiştir. Bu amaçla İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve farklı sosyo-ekonomik ve demografik koşullara sahip olduğu tespit edilen beş ilçe belediyesi incelenmiştir. Çalışma sonucunda belediyelerin yerel yönetimler düzeyinde koruyucu ve önleyici tedbirler aldıkları; bazı sosyal yardım uygulamaları gerçekleştirdikleri ve dezavantajlı gruplara sınırlı sosyal hizmet sundukları tespit edilmiştir. Bulgular, pandemi başlangıcında belediyelerin temel ihtiyaçların karşılanmasına yönelik hizmetlere öncelik verdiği; daha sonraki süreçte teknoloji kullanımında ise (psikolojik danışma, telefonla danışmanlık, video ve canlı internet yayıncılığı ve bilgilendirici seminerler gibi) yeni deneyimler kazanmaya başladıklarını ortaya koymuştur. Bu deneyimlerden elde edilen bilgi ve hizmetlerin sürdürülebileceği öngörülmekle birlikte, belediyelerin kurumsallaşma, gelir ve sosyo-ekonomik gelişme bağlamında sosyal hizmetlerin niteliğinin farklılaştığı tespit edilmiştir.Öğe Substance use, current criminal justice involvement, and lifetime suicidal thoughts and behaviors history: the moderating role of thwarted belonging(WILEY, 2021) Mitchell, Sean M; Brown, Sarah L.; Görgülü, Tuğba; Conner, Kenneth R.; Swogger, Marc T.Objective: Criminal justice involvement, substance use, and suicide pose significant public health concerns; however, the unique and synergistic effects of these experiences among high-risk individuals remain understudied. We hypothesized positive main effects for alcohol-related severity, drug-related severity, current criminal justice involvement, and thwarted belonging (TB) on suicide ideation history (SIH) and suicide attempt history (SAH) and that TB would moderate these associations. Method: We report on cross-sectional analyses of self-report assessments completed by 824 adult residential substance use patients. Results: Multinomial logistic regression analyses indicated that as alcohol- and drug-related severity increases, the probability of SIH and SAH increases; however, TB was only associated with a higher SIH probability. Significant two-way interactions (current criminal justice involvement*TB; alcohol-related severity*TB) indicated that (1) those high in TB with current criminal justice involvement were more likely to report a SIH than those without current criminal justice involvement; and (2) those low in TB and alcohol-related severity had the lowest SAH probability, whereas those low in TB and high in alcohol-related severity had the highest SAH probability. Conclusion: The unique and combined effects of interpersonal and contextual risk factors may improve suicide risk conceptualization and assessment, and allow for tailored treatments for this high-risk population.Öğe Yoksullukla mücadele politikalarında bir çözüm olarak sosyal yardımlar: sosyal hizmet odaklı bir değerlendirme(DergiPark, 2021) Salduz, Çağla; Arslankoç, SinemBu çalışma, yoksullukla mücadele politikalarından sosyal yardımların rolüne, sosyal yardımlarla ilgili görüşlere değinmeyi, sosyal hizmet odağında sosyal yardımların rolünü açıklamayı ve ilgili öneriler sunmayı amaç edinmiştir. Bu çalışmanın sosyal hizmet odağında sosyal yardımları ele alması ve temel gelir desteği doğrultusunda öneriler sunması bakımından diğer çalışmalardan ayrıldığı söylenebilir. Çalışmada belirli bir konuda yapılan araştırmaların değerlendirilmesi amaçlandığından derleme yöntemi kullanılmıştır. Çalışmanın yoksullukla ilişkili olarak refah devletlerinin tarihçesinden bahsedilmiş, yoksulluk, sosyal yardımlar ile sosyal hizmet disiplininin bu alandaki rolüne değinilmiştir. Ardından sosyal yardımlar ve bu yardımların yoksullukla ilişkisi tartışılmıştır. Çalışma sonucunda, sosyal yardımların insanların psiko-sosyal anlamda sorunlarını giderdiğini ve boşlukları doldurduğunu savunan görüşlerin yanında sosyal yardımların bireyleri tembelliğe ittiği, bireyleri bağımlı hale getirdiği ve istismara açık olduğunu savunan görüşleri bulunduğu ortaya koyulmuş ve ayrıca sosyal hizmet anlayışıyla ilişkili olarak temel gelir desteğinin nasıl değerlendirilebileceğine yer verilmiştirÖğe Suicide attempt among substance users: do aggression and polysubstance use have an interaction effect on suicide attempt(KLINIK PSIKIYATRI DERGISI, 2020) Görgülü, TuğbaObjective: Suicide attempt is more common among substance users than general population. There are several risk factors effect suicide attempt among substance users. Polysubstance use and aggression are the most two important risk factors for suicide attempt. However, it is unclear how aggression and polysubstance use, and their interaction are associated with suicide attempts among substance users. Method: It was studied with 257 participants who completed the socio-demographic form (including substance use and suicide attempt history) and Hostility Scale to assess the aggression. Lifetime suicide attempt was assessed by the question as "Have you ever tried to kill yourself or have you ever attempt suicide?" Polysubstance use was assessed by the question "How many drug do you use? Results: To find the predictive variable of suicide attempts logistic regression analysis was conducted. The analysis indicate that the best predictors of suicide attempt was having friends with substance use behavior in childhood of adolescent period, having substance users in family members, polysubstance use and aggression; but there was no a significant interaction between polysubstance use and aggression on suicide attempt. Discussion: It is clear that aggression and polysubstance use are important risk factors for suicide attempts. For this reason, it is recommended that anger management based studies should be carry out to prevent suicidal behavior among substance users.Öğe How effective are psychosocial group workings in improving treatment compliance and self-efficacy? an experimental study with substance users(2020) Görgülü, TuğbaIntroduction: Group work is one of the most effective treatment methods in rehabilitation of substance use behavior. In addition, the individual's motivation to quit substance and self-efficacy perceptions of quitting are important factors for the course of the treatment. Therefore, the aim of this study was to investigate the effect of group work process on motivational processes (intrinsic and extrinsic motivation, interpersonal help seeking and confidence-in-treatment subscales) and self-efficacy perception of substance users. Method: This is an experimental study with 43 substance users. The Treatment Motivation Questionnaire subscales were used to measure the effect of the group work on the dimensions of treatment motivation (intrinsic motivation, extrinsic motivation, confidence-in-treatment, interpersonal help seeking), and the General Self-Efficacy Scale was used to measure the effect of group work on the self-efficacy perceptions. Results: The group work resulted in a significant increase in participants' intrinsic motivation and confidence-in-treatment. However, group work did not result in any significant change in extrinsic motivation, interpersonal help seeking and the perception of self-efficacy. In the follow-up process, a significant decrease was observed in the participants' self-efficacy perceptions. Conclusions: Group work with substance users increases the intrinsic motivation and confidence-in-treatment. Therefore, group work practices will increase the effectiveness of substance use treatment.Öğe Madde kullanımı olan bireylerde umutsuzluk ve intihar düşünceleri: Ankara denetimli serbestlik örneği(2017) Görgülü, TuğbaSon yıllarda ülkemizde madde kullanım davranışında önemli artış vardır. Bu artışla baş edebilmek gün geçtikçe güçleşmektedir. Madde kullanım nedeniyle, paralel olarak intihar düşünceleri ve umutsuzluk duyguları artmakta, bu da madde kullanımının önlenmesi ve müdahalesini zorlaştırmaktadır. Bu noktada, madde kullanımı olan bireylerde umutsuzluk ve intihar düşüncelerine neden olan faktörlerin belirlenmesi önemlidir. Bu nedenle bu çalışmanın amacı, madde kullanımı olan bireylerin çeşitli psikososyal faktörleri ile umutsuzluk duygusu ve intihar düşüncesi arasındaki ilişkileri ve intihar düşüncesi ve umutsuzluk duygusuna neden olan değişkenleri kişilik ve aile işlevselliği özelinde incelemektir. Bu çalışma kesitsel bir çalışma olup,257 madde kullanan erkek katılımcıylaamaçsal örnekleme yöntemiyle yapılmıştır. Veriler Kişisel Bilgi Formu, Umutsuzluk Ölçeği, İntihar Düşüncesi Ölçeği, Eysenck Kişilik AnketiGözden Geçirilmiş Kısaltılmış Formu ve Aile Değerlendirme Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Psikososyal değişkenler ile umutsuzluk ve intihar düşüncesi arasındaki fark bağımsız-örneklem t testi ve Anova ile analiz edilmiş, umutsuzluk ve intihar düşüncesini yordayan değişkenleri bulmak için hiyerarşik çoklu regresyon analizi yapılmıştır. Sonuçlara göre, ekonomik yetersizliğin, psikiyatrik bir tanının, erken yaşta madde kullanımının, aile ve sosyal çevrede madde kullanımı olmasının ve çocukluk ya da ergenlik döneminde şiddete maruz kalmanın, umutsuzluk ve intihar düşüncesini arttırdığı bulunmuştur. Ayrıca umutsuzluk duygusunu en iyiyordayan değişkenin nörotisizm kişilik özelliği olduğu, intihar düşüncesini en iyiyordayan değişkenlerin ise nörotisizm, psikotisizm kişilik özellikleri, aile sistemi içinde problem çözme, iletişim, roller ve davranış kontrolü olduğu bulunmuştur.Bu bulgulara istinaden nörotisizm ve psikotisizm kişilik özelliği gösteren madde kullanıcılarında aile işlevselliğininincelenmesi, umutsuzluk duygusu ve intihar düşüncesini minimize edecek uygun psikososyal müdahale çalışmalarının mikro-mezzo-makro boyutta yapılması gerektiği düşülmektedir.Öğe The effect of self-efficacy and coping strategies on treatment motivation of individuals in the substance addiction group work process(Yerkure Tanitim & Yayincilik Hizmetleri A S, 2019) Görgülü, TuğbaObjective: Substance use behavior is increasing in Turkey, as is the importance of substance use treatment and rehabilitation programs. Substance users' compliance and treatment motivation are crucial for the effectiveness of treatment and rehabilitation programs. Accordingly, the purpose of this study is to examine the relationship between psychosocial variables and treatment motivation and to determine the effects of psychosocial variables, self-efficacy, and coping strategies on treatment motivation. Method: The study was conducted among 336 substance users taking part in a Cigarette, Alcohol and Drug Addiction Treatment Program (SAMBA) group program. Results: A significant difference in treatment motivation was found according to the individual's age, educational status, and income level, duration of substance use and number of substances used, family problems, and psychiatric comorbidity. In addition, the most important predictive variables for treatment motivation are the individual's income level, the presence of children, family problems, and coping strategies. Conclusion: Cognitive and behavioral studies should be undertaken to strengthen social support mechanisms, to increase the supportive participation of family members, and to develop coping strategies as well as motivational techniques in order to increase the individuals' compliance and motivation.Öğe Madde kullanım risk faktörleri ve madde kullanım davranışının sonuçları: madde kullanıcılarının deneyimlerine ilişkin nitel bir çalışma(Turkish Green Crescent Soc, 2019) Görgülü, TuğbaSubstance use is an important public health problem that needs to be prevent and intervent. Identifying the risk factors that lead to substance use behaviors and identifying the biopsychosocial problems caused by substance use behavior are important in order to cope with this problem. Therefore, the aim of this study is to determine the reasons that lead individuals to substance use, their life experiences of substance use behaviors, and the biopsychosocial problems related to substance use using the document analysis method. For this purpose, 50 males were studied who were participating in addiction group work and who had been directed to probation services. The participants were asked about their life experiences related to substance use behaviors, their reasons for beginning substance use, which factors led them into substance use, and what pros and cons were in their lives after they had begun using substances. The participants' answers were analyzed through the traditional content analysis method, a qualitative research method. According to the results, the most important risk factors that cause individuals to use substances are found to be family system, adolescence, peer and friend influence, stress and weakened coping mechanisms, loss of a significant object and mourning, accessibility and curiosity about a substance. Moreover, substance users stated that after they had begun using substances, they had to cope with psychosocial problems such as academic problems, family problems, social exclusion, depression, and suicide attempts. According to the results, many risk factors should be taken into consideration to prevent substance use behaviors, and intervention and rehabilitation studies should be planned and implemented in a hollistic perspective.