Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Bildiri Koleksiyonu

Bu koleksiyon için kalıcı URI

Güncel Gönderiler

Listeleniyor 1 - 4 / 4
  • Öğe
    Taliban yönetimi ve İran’ın yaklaşımı: bir çıkmaza sarılma
    (2022) Khangahi, Fatemeh Dehghan
    İran İslam Cumhuriyetiyle Taliban arasındaki temel ve ideolojik farklılıklar, azınlıklar ve Afganistan’da Şii etniği konusu, uyuşturucu transferi, terör eylemleri, sınır güvenliği ve su kaynaklarının paylaşımı türünden çeşitli çekişmelerin varlığına rağmen, her iki tarafın birbirine yönelik sistematik ve yakınsayan çabalarına tanıklık etmekteyiz. İran’ın yıllardan beri ev sahipliği yaptığı yüzlerce Afgan sığınmacıya Afganistan'daki son gelişmeler sonucunda yeni bir göç dalgasının eklenme ihtimali İran’ın endişelerinden birini oluşturmaktadır. Öte yandan, Tahran ile Pekin-Moskova arasında ilişkilerin sürdüğü bu dönemde sınırların güvenliği, bölgenin istikrarı oldukça önem arz etmektedir. Hem ABD’nin Afganistan'dan çekilmesiyle oluşan güç boşluğunda bu topraklarda etkin bir fiziki rol alabileceğini de ayrıca yoklamaktadır. DAEŞ'in kontrolü konusunda İran ile Taliban arasında oluşmuş gizli iş birliğini, diplomatik ilişkiler zemininde genişleterek sınır komşusu olan Afganistan’daki olumsuz değişkenlikleri minimize etmeye, doğu sınırlarının güvenliğini arttırmaya çalışmaktadır. Afganistan’da iç savaşın sürmesi ihtimali gibi olumsuz senaryolarda, İran'ın sınır güvenliğini doğrudan tehdit edebildiğinden bu ortamda İran karşıtı terör örgütlerinin güçlendirilebileceği başka bir endişe olarak değerlendirilmektedir. Oluşan nihai tabloda İran, Taliban ile iş birliğinin devletler bazında sürdürülmesinin daha gerçekçi bir politika olarak değerlendirmiştir. Dolayısıyla, başta Afganistan'daki Şii azınlığın savunucusu olduğunu iddiası öne sürülse de ikili ilişkilerde daha pragmatik tavır sergileyerek sınır bölgelerindeki güvenlik konuları ve maddi çıkarları daha ağır basmaktadır. İran'ın Afganistan ile paylaştığı sınır, göçmenlerin, uyuşturucunun, silahlı grupların geçebileceği ve İran’ın son zaman huzursuzluklarına kısmı bir çözüm olabilecek suların (Helmand ve Harirod nehirleri) bulunduğu bir bölgedir. Bütün bu değişken parametreler ışığında, Taliban'ın değiştiği, yeni oluşumun eski Taliban’dan farklı olduğu savı İranlı yetkilileri tarafından öne sürülmektedir. Taliban yönetimi ile oluşan diplomatik görüşmelerde siyasi ve ekonomik çıkarların hayata geçirilmesi olarak okunması, bu yoldaysa diğer iki siyasi ortağını izlemeye başladığı görülmektedir.
  • Öğe
    Türk iş hukukunda esnekleşme serüveni: özel istihdam büroları
    (University of Agribusiness and Rural Development/Bulgaria University "St. Kliment Ohridski" Faculty of Economics/Macedonia IBANESS, 2018) Kurt, Resul
    Özet: Küreselleşme ile birlikte, değişen pazar koşullarına ve ekonomide dalgalanmalara daha kolay uyum sağlanması işletmeler için zorunlu bir aksiyon haline dönüşmüştür. 1945-1970 dönemini himayesine alan fordist sistem, uzun bir dönem devletlerin talep yönlü ve yüksek ücreti destekleyen modelleriyle süregelmiştir. Kendi içinde barındırdığı krizi uzun dönem bu yönüyle bastıran fordizm tipik çalışma biçimlerini içermekteydi. Petrol krizlerleriyle bu sistem sürdürülemez hale gelmiş ve işletmelerin esnek üretim biçimlerine/esneklik modellerine entegre olması gerekmiştir. ILO, işçi, işçiyi istihdam eden ve resmi işveren olan büro ile işçiyi çalıştıran ve iş emirlerini veren üçüncü işletme arasındaki istihdam ilişkisini “üç boyutlu” ilişki olarak tanımlamaktadır. 2008/104/AT sayılı Avrupa Parlemantosu ve Konsey Direktifi ve 181 sayılı ILO Sözleşmesi normları dikkate alınarak gerçekleştirilen düzenleme ile Türk İş Kanununda özellikle “Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları hâlinde” ve “İşletmenin ortalama mal ve hizmet üretim kapasitesinin geçici iş ilişkisi kurulmasını gerektirecek ölçüde ve öngörülemeyen şekilde artması hâlinde” özel istihdam büroları ile geçici iş ilişkisi kurulabilmesi bu ihtiyaçları karşılamaya yönelik önemli bir düzenleme içermektedir. Çalışmada esneklik kavramı, atipik ya da eğreti istihdam gibi özel yargı içeren bir ifadeden kaçınılacak şekilde katılık karşıtı olarak kullanılmıştır. Bu sebeple, çalışma mevzuatında esnekleşme serüveni kısaca açıklanmış ve Türk İş Kanununda 6715 sayılı Kanun ile özel istihdam bürolarına geçici iş ilişkisi kurma yetkisi getiren düzenlemeden bahsedilerek, esneklik içinde yatan katılıkların ve bunun çalışma hayatına yansıması tartışılmıştır.
  • Öğe
    Türkiye'de istatistiklerle meslek hastalığı, tespiti ve kavramı
    (2018) Kurt, Resul
    [No Abstract Available]
  • Öğe
    Industry 4.0 in terms of industrial relations and its impacts on labour life
    (Elsevier B.V., 2019) Kurt, Resul
    In the 18th century, when industrial production began, the use of steam and mechanized production caused serious changes in the economy. As a result, production costs have decreased alongside increase in product quantity and product quality. In this period, production has undergone a revolutionary transformation from manual labour to mechanization. In the following decades, the mass production with the help of electricity have resulted with the Industry 2.0 Era, and then, the emergence of digital revolution, the use of electronics and the use of information technologies in the production processes has triggered the Industry 3.0 Era. Today, the internet of objects, the industrial networks, the cyber-physical systems and the incorporation of robotic technologies into the production has brought the Industry 4.0 Age into the stage. Industry 4.0 has created a new production model where robots are effectively used in production, this new production model has begun to change the daily life, production and working relations as deeply as the first industrial revolution. However, the potential impacts of Industry 4.0 over the labour markets still remains as an understudied scholarly area. It is being evaluated that Industry 4.0 will lead to technological unemployment via changing the structure of employment and bring new structural problems in terms of unemployment and labour relations. Likewise, it is expected that automation and robotic production will deeply affect the unskilled labour force, and will cause a critical decrease in the workforce of vulnerable sections of society, i.e., women, migrants, youth and elderly. This study evaluates the probable effects of the 4th Industrial Revolution over the labour markets. Via the literature review and analysis of the emerging trends with Industry 4.0, the risks, opportunities and challenges of the process is being investigated within a comparative perspective. © 2019 The Authors. Published by Elsevier B.V.